Üzeri soluk pembe mukoza dediğimiz hemen altında ise lenfatik yapıdan zengin bir kat olan ve çok sayıda küçük tükürük bezi ile üzeri nemlendirilen boynumuzun iç yüzeyi yani boğazımız vücudumuzun en önemli parçasıdır. Bu bölgeden hem soluduğumuz hava hem de yuttuğumuz yiyecek ve içecekler geçer. Yani hem sindirim hem de solunum yoludur. Boğaz ağrısı nedene bağlı olarak değişen şiddette olmakla beraber yutkunma ile artan boğazda tırmalayıcı bir takılma hissidir.

En sık nedeni nezle gibi viral bir nedenle oluşan boğazda kızarıklık ile görülen (farenjit) kısa sürede kendiliğinden geçen bir enfeksiyon hastalığıdır. Daha seyrek olarak streptokokal bir enfeksiyon olarak gözükür ve antibiyotik ile tedavi edilir. Bademciklerin şişmesi ve kızarıklığı, sesin boğuk çıkması, ağrı, boğazda yanma ve bir fazlalık hissi en sık birlikte olan bulgulardır. Ateş, öksürük, nezle, baş ağrısı, kırgınlık, bulantı, kusma gibi başka bulgu ve belirtilerle birlikte olabilir. Refleks olarak her dakikada dört -beş kez yutkunuruz sabah ilk uyandığımızda enfeksiyon olduğunda daha zor yutkunuruz boğazımız ağrır.

Eğer boğaz ağrısı ve yutkunma bir haftadan daha uzun sürer ve kendiliğinden geçmez ise bir doktora gitmek ve muayene olmak gerekir. Bir haftayı geçen ve düzelmeyen bir boğaz ağrısı varsa ve birlikte, boyunda bir kitle, ağızın açılmasında zorluk, döküntüler, tükürükte kan görülmesi daha ciddi bir hastalığın belirtisi olabilir. Reflü ve yemek borusundan taşma da boğazda olmaması gereken asit ortam nedeniyle boğaz ağrısının bir nedenidir.