29 Mart 2024
İstanbul
ETKİNLİK GEZİ & SEYAHAT SANAT

“Tuhaf Objelerle Geçmişe Yolculuk” Rahmi M. Koç Müzesi’nde Meraklılarıyla Buluşuyor

Manş Denizi’ni geçen arabadan üç tekerlekli çocuk bisikletine, bilinen en eski gök küreden zoetropa kadar ilginç objeler Rahmi M. Koç Müzesi’nin zengin koleksiyonunda yer alıyor. Ziyaretçilerini geçmişte kısa bir yolculuğa çıkaran müze; ulaşım, bilim ve teknoloji tarihini aktarıyor.

Sanayi, iletişim ve ulaşım tarihinin efsanelerinden oluşan 14 binin üzerinde obje Rahmi M. Koç Müzesi’nde sergileniyor. Katılımcıları geçmişe doğru yolculuğa çıkaran objelerin yer aldığı sergi Mustafa V. Koç/Lengerhane Binası ve Hasköy Tersanesi olmak üzere iki farklı binada meraklılarını bekliyor.

Sergide yer alan objelerin bazıları şöyle:

Yüzen Araba Amphicar: Hem karada hem suda gidebilen Amphicar, 2. Dünya Savaşı sırasında Alman Hans Trippel tarafından 1957-58 yılları arasında tasarlandı. Önceleri Eurocar ismi verilen otomobil, iki kapılı, monokok, cabriolet, bağlantı yerleri elektrikle kaynaklanmış, kasa ve arkasında yer alan, arka tekerlekleri döndüren 1147 cc’lik Triumph Herald motora sahip. Arkadaki iki pervane suda itici kuvvet, öndeki tekerlekler ise dümen görevi görüyor. 1961-1968 yılları arasında 3 bin 878 adet üretilen Amphicar’lardan ikisi 1962’de Manş Denizi’ni geçmiş.

Gök Küresi: 1383-1384 yılları arasında Cafer İbn-i Ömer İbn Devletşah el-Kırmani tarafından yapıldı. Bilinen en eski gök kürelerden biri… Gök küresinde yaklaşık bin 25 yıldız içeren takım yıldızların şekilleri, her birinin merkezine kakılmış gümüş noktalarla gösteriliyor.

Curta Hesap Makinesi: Curta; küçük, elle ayarlanan mekanik bir hesap makinesi… 1948 yılında kullanılmaya başlandı. Toplama, çıkarma gibi basit işlemlerin dışında kök hesapları gibi işlemleri de yapabiliyor.

Diktafon: Daktilograflar tarafından dikte edilen sözlü metinleri yazılı belgelere çevirmekte kullanılan eski bir kayıt cihazı. Amerikan Dictaphone Corporation tarafından imal edilen cihaz, sesleri, gramafon plağı yapımında olduğu gibi çelik bir iğne yardımıyla mumlanmış bir silindire kaydetmekte kullanılıyor.

Bilyalı Saat: 1972 yılında, Thwaites & Reed tarafından William Congreve’in 1808’deki orijinal dizaynına göre yapılan saat, sarkaç veya zemberek yerine bir çelik bilyanın yokuş aşağı duran zikzak bir kanalda yuvarlanma süresine göre zamanı ölçüyor.

Kule Saati: 1750’lere ait… Eski saatlerin kadranları yoktu, zamanı her saat başı çalan bir an belirtirdi. Genellikle kiliselerin kulelerinde bulunurlardı ve ağırlıklar, sık sık kurmaktan kaçınmak için uzun iplerle asılırdı.

Harry Potter’ın Arabası: Harry Potter ve Sırlar Odası filminde Harry ile Ron’un okul trenini yakalayabilmek için kullandığı uçan arabanın bir kopyası olan 1966 model Ford Angelia müzede sergileniyor. Arabanın plakası da filminde kullanılan plakayla aynı…

Sincap Kafesi: 19’uncu yüzyılın sonlarına ait… Kuleleri bir sincabın yuvası, ortasındaki kafes ise egzersiz alanı olarak tasarlandı. Kafes hareket ettikçe kulelerin üzerindeki tren ve dönme dolap dönüyor. Sincabın hareketi dışında elle, buhar ya da elektrik gücüyle de döndürülebiliyor.

Kaynak: Hürriyet

About The Author

Leave feedback about this

  • Quality
  • Price
  • Service

PROS

+
Add Field

CONS

+
Add Field
Choose Image
Choose Video

X