28 Mart 2024
İstanbul
EĞLENCE ETKİNLİK

Mardin’in Semalarında Kanat Çırpan Hazine: Taklacı Güvercinler

Bugün size Mardin’li biri olarak Mardin’imin semalarında kanat çırpan,gökyüzünün cambazı olan taklacı güvercinlerden bahsetmek istiyorum..

Şüphesiz Mardin’i farklı kılan taş işçiliğinin zirvesindeki Artuklu mimarisidir lakin Mardin’e gitmedikçe bu pek gün yüzüne çıkmaz. Bu yüzden Mardin ismini bir kuşun sırtına yükleyip, kıtalar arası nam salmış. Evet bu kuşun çıkış yeri Mardin’dir ama kuş dediğin gökyüzünün olduğu her yerde uçar. Taklacılar Artuklu Beyliği kadar Osmanlıların da vazgeçilmezi olur zamanla. Aksaray, Ankara, Konya derken yolu düşer payitahta. Beyaz güvercin barışı simgeler anladık da, kendisi ile küs insana güvercin  de ne yapsın demeyin sakın ha. Çünkü kuşun ustaları derde, strese birebir; asosyalliğe iyi gelir diyor ısrarla. Gerçi bu kuşun renkleri aleladedir, duruşu sadedir fakat iş oyuna gelince gökyüzünün cambazı kesilir. Oyunuyla büyüler insanı…

“Güvercin deyince akla ilk Mardin ve Urfa gelir”

11 Sebep İle Neden Efsane Şehir Mardin'e Gidilmeli ve Görülmeli

Urfa’nın posta güvercinlerine karşı Mardin’in taklacı güvercinleri nam salmış. Her ne kadar Mardin’de insanların yarıdan fazlasının güvercin merakı olsa da, “güvercin” dendi mi bütün yolların tek bir adrese çıktığını fark etmemiz fazla uzun sürmedi:

Mardin’in Teker Mahallesi’nin 35 yıllık muhtarı Toparlı, aynı zamanda Mardin Güvercinleri Koruma ve Yaşatma Derneği Başkanı. 400’den fazla güvercini var.

 Toparlı’nın kümeslerinden sadece bir tanesinin bulunduğu muhtarlığın damına çıktığında önünde Ulu Camii, arkamızda Zinciriye Medresesi manzarasıyla süslü, klasik Mardin kartpostallarının tam içindeymiş gibi…

Mardin semalarının güvercinlerden sonra ikinci önemli rengini oluşturan atmacalar ise Toparlı’nın en büyük kâbusu. Çünkü besili ve sağlıklı güvercinler, Mardin kalesi üzerinde süzülen atmacalar için eşsiz bir ziyafet anlamına geliyor. Atmacalar güvercinlere dadandığı zaman tek kayıp, onlara yem olan güvercinler olmuyormuş. Güvercinlerin biri-ikisi yem olurken diğerleri de korkarak Mardin semalarından uzaklaşıyor ve geri gelmiyormuş. Bir kere Suriye’ye gitmiş ve 3 bin 500 Euro’ya özel tür bir yavru güvercin almış. Bir süre ona çevreyi tanıttıktan ve eğittikten sonra diğer güvercinleriyle birlikte uçurmuş. Ancak atmaca saldırısı sonucu malum güvercin Suriye’ye kendi sürüsüne geri kaçmış. Bunun üzerine Toparlı tekrar Suriye’ye, kuşu aldığı sürü sahibine gitmiş ve o güvercini geri getirebilmek için 700 Euro daha ödemek zorunda kalmış.

1-Güvercinin uçuşu için hava şartlarının uygun olup olmadığını bilmek
2-Güvercinin yumurta üzerinde yani kuluçkada olup olmadığına bakmak
3-Güvercinin geçen sürede yeteri derecede istirahat edip etmediğini bilmek
4-Güvercinin yem ve suyuna dikkat edilip edilmediğini bilmek
5-Güvercinin uçmak için hal ve hareketlerinden hazır olup olmadığını anlamak
6-Güvercin yavru besliyorsa uygun zamanı kollayarak dikkat etmek
7-Sökük taklacı Mardin güvercini bazıları her gün uçmak ister bazıları ise gün aşırı dolayısıyla güvercin seyisi bunu da göz önünde bulundurmalı.

“Güvercinsiz bir Mardin düşünülemez”

“Nasıl, Amasya’nın elması, Afyon’un kaymağı, Sivas’ın kangalı, Antep’in baklavası, Malatya’nın kayısısı varsa Mardin’in de taklacı güvercini var” diyor Veysi Toparlı. Taklacı güvercinin Mardin’e özgü bir değer olduğunu kanıtlayabilmek için birkaç kere Patent Enstitüsü‘ne de gitmiş. Ancak enstitüde bulunan görevlilerle uzlaşamamış. Görevliler, kendisinden örnek olarak bir çift güvercin getirmesini istemişler. AncakToparlı, taklacı güvercinin tek bir cins olmadığını, bunun tepeli, tepesiz, paçalı, paçasız, bakıcı, siyah beyaz, gri, kahverengi, benekli vs. pek çok türü olduğunu anlatmış. Enstitü görevlileri de bu kadar fazla tür güvercine tek bir patent vermeye yanaşmamış. Ancak Toparlı hâlâ bu güvercinlerin sadece ve sadece Mardin’e özgü olduklarını düşünüyor ve dünyaya da buradan yayıldıklarını söyleyip ekliyor:

 “Avrupa’da bile insanlar bu güvercinin Mardin’e özgü olduğunu biliyorlar. Mesela geçen ay Polonya’dan taklacı güvercin meraklısı bir grup geldi ve beni ziyaret etti. Polonya’da da taklacı güvercin varmış ve bu insanlar da bu kuşlara olan sevgileri nedeniyle ‘taklacı kulüp’ diye bir kulüp kurmuşlar. Sonra bu güvercinlerin geçmişini araştırdıklarında taklacı güvercinin aslında Mardin’e özgü bir şey olduğunu öğrenmişler ve kulüp üyeleri olarak sırf bunun için Polonya’dan kalkıp Mardin’e kadar gelmişler”.Cumhuriyet öncesi dönemde bu yöreyi idare edenlerin, ileri gelenlerin hepsinin güvercin beslediğinden bahseden Toparlı, o zamanlar bölgedeki yapıların bile güvercinler düşünülerek inşa edildiğini, şu an Mardin’de her beş evin üçünde güvercin beslendiğini ve güvercinsiz bir Mardin düşünülemeyeceğini söylüyorMardin’i, Mardin Kalesi, minareler, medrese kubbeleri ile kiliseler üzerinde uçuşan rengârenk taklacı güvercinleri ile hafızalarımıza kazılıyor..

About The Author

Leave feedback about this

  • Quality
  • Price
  • Service

PROS

+
Add Field

CONS

+
Add Field
Choose Image
Choose Video

X