Vefatının 65. yılı olan Türk kadınının kahramanlığının simgesi Nene Hatun, Osmanlı tarihinin önemli savaşları arasında yer alan ve “93 Harbi” olarak bilinen 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nda genç yaşta gösterdiği büyük kahramanlıkla gönüllerde taht kurdu.
Osmanlı tarihinin önemli savaşlarından “93 Harbi” diye adlandırılan 1877-1878 Osmanlı-Rus
Savaşı’nda genç yaşta gösterdiği büyük kahramanlıkla Türk kadınının kahramanlık ve cesaretinin
simgesi haline gelen Nene Hatun, vefatının 65. yılında saygı ve minnetle anılıyor.
Erzurum kent merkezine 25 kilometre mesafede yer alan Çeperli köyünde doğan Nene Hatun, 16
yaşındayken Erzurumlu Mehmed Efendi ile evlenerek Erzurum Taşmescit Mahallesi’ne gelin gitti.
Nene Hatun, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nda 22 yaşında gencecik bir anne olmasına rağmen
“Bu bebeği bana Allah verdi, ona Allah bakar.” diyerek bebeğini beşikte bırakıp Erzurum
halkıyla cepheye koştu.
Genç yaşta gösterdiği büyük kahramanlıkla gönüllerde taht kuran ve Türk kadınının
kahramanlığının simgesi olan Nene Hatun’un bugün de dillerden düşmeyen bu cesareti nesilden
nesle aktarılıyor.
Dönemin NATO Orduları Başkomutanı Amerikalı General Matthew Ridgway, “Nene Hatun” isminin çok daha fazla tanınıp bilinmesini sağladı.
Cumhuriyet döneminde “Kırkgöz” soyadını alan Nene Hatun’un 4’ü erkek, 2’si kız 6 çocuğu
dünyaya geldi.
İlk çocuğu Nazım’ı ve sonradan doğan iki oğlunu 1. Dünya Savaşı’nda şehit veren Nene
Hatun, yakalandığı soğuk algınlığı ve zatürre nedeniyle kaldırıldığı Numune Hastanesinde 22
Mayıs 1955’te vefat etti.
– “Yılın annesi” seçildi
Nene Hatun’un mezarı, Erzurum’da kahramanca mücadele ettiği Aziziye Tabyaları’nda bulunuyor.
Erzurum Teknik Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat
Küçükuğurlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Osmanlı tarihinin en zor zamanlarından biri olan
1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında, bütün sıkıntılara rağmen Erzurum ahalisinin şehri terk
etmediğini ve Türk askerini yalnız bırakmadığını söyledi.
Küçükuğurlu, savaşta vatansever kadın ve çocukların, askere su taşımak gibi bazı mukaddes
hizmetlerde bulunduğunu belirterek bazı kadınların da düşmanla bizzat savaştığını ve
savaşın kazanılması bakımından kritik müdahalelerde bulunduğunu dile getirdi.
Sultan Abdülhamid’in zaferden sonra 12 Kasım 1877’de Erzurumlulara “Haysiyetli ve Onurlu
Erzurum Ahalisine Telgraf” şeklinde teşekkür telgrafı gönderdiği bilinmektedir.
Küçükuğurlu, 93 Harbi’ne katılan kadın kahramanlara de değinerek şunları kaydetti:
“Nene Hatun, Aziziye Zaferi’nin unutulmuş kahramanlarının vücut bulmuş halidir. Zira bu savaşa
katılan kadın erkek Erzurumluların hepsi, Nene Hatun’dan önce vefat etmiş ve 1950’lere kadar
yaşayan tek isim Nene Hatun olmuştur. 101 yıllık ömrünün büyük bölümünü çile ve meşakkatlerle
geçiren Nene Hatun, ancak ömrünün son yıllarında hak ettiği değeri görebilmiştir. İşte bu dönemde
Nene Hatun’a gösterilen sevgi ve saygı, diğer Aziziye kahramanlarının ruhlarını da şad etmiştir.”
Kaynak: A.A
Leave feedback about this