Sevgili ebeveynler, okulların açılması ile birlikte çocukların kokulu silgileri kullanımları artmış bulunmaktadır. Silgilerin görsel olarak da koku olarak da her ne kadar bizlerin ve çocukların ilgisini çekmiş olsa da dikkat etmemiz gerekenler var. Çocukların sevdiği kokulu silgiler masum bir kırtasiye ürünü değil. Tehlike saçan bu ürünler hakkında açıklama yapan Prof. Dr. Duygu Erge, kokulu silgilerin tehlikeleri konusunda aileleri uyardı. Kırtasiye malzemeleri seçimi konusunda aileleri uyaran Prof. Dr. Duygu Erge, kokulu silgilerin tehlike saçtığını ifade etti. Yumuşak ve tatlı kokularına aldanılmaması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Duygu Erge önemli açıklamalarda bulundu. Prof.Dr. Duygu Erge “Sağlıklı kırtasiye malzemelerinin seçimi konusunda ebeveynlere yine büyük görev düşüyor. Okul öncesi ve ilkokul çağındaki çocuklar renkli ve kokulu kırtasiye ürünlerini tercih ediyor. Özellikle değişik renk ve şekildeki kokulu silgilerin bu yaş grubu çocukların dikkatini çeken başlıca ürünler olduğunu biliyoruz. Bazı ebeveynler çocukların okul hevesini kırmamak için hemen istediklerini alma eğiliminde olabiliyor. Öncelikle biz ebeveynler bu ürünlerin zararları konusunda bilinçlenmeli ve çocuklarımıza bu bilgileri anlayabilecekleri dilde ifade etmeliyiz” dedi.
TSE VE CE İŞARETİ VAR MI DİYE MUTLAKA BAKIN
Ürünlerin üzerinde TSE ve CE işaretlerinin en az biri olması gerektiğini ifade eden Erge, “Ebeveynler olarak zararlı kimyasallar içererek insan sağlığını tehdit eden kokulu silgi ve benzeri kırtasiye ürünlerini tercih etmemeli ve aldığımız ürünler üzerinde TSE ve CE işaretlerinden en az birinin olmasına dikkat etmeliyiz” diye konuşarak kokulu silgi başta olmak üzere diğer kırtasiye ürünleri hakkında velileri uyardı.
BAĞIMLILIK YAPIYOR, KANSERE YOL AÇIYOR
Kokulu silgilerdeki organik çözücülerin bağımlılık yaptığını belirten Erge, “Kırtasiyelerde bulunan ve okul için kullanılan pek çok ürünün çocuklara satışının 7 Ağustos 2009’da Resmi Gazete’de yayımlanan 5898 Sayılı uçucu maddelerin zararlarından insan sağlığının korunmasına dair kanunla yasaklanmış durumda olduğunu biliyoruz. Bu kanunun amacı; solumak, koklamak yoluyla veya başka bir şekilde kişilerde bağımlılık yapabilen ürünlerin kontrolünü sağlamak, özellikle çocukların erişimini ve kullanımını önleyerek onları bu maddelerin zararlı etkilerinden korumaktır. Sağlık Bakanlığı tarafından yönetmeliğe giren kanun kapsamında uçucu madde ihtiva edebilen ürünler arasında bağımlılık yapıcı maddelerin bulunduğu kokulu silgiler de yer alıyor. Kokulu silgilerdeki organik çözücülerin bağımlılık yaparak uyuşturucu bağımlılığı riskini artırdığı ve aynı zamanda kanserojen olduğu biliniyor” diye konuştu.
AĞIZ, SOLUNUM VEYA DERİ YOLUYLA VÜCUDA GİRİYOR
Prof.Dr. Erge, kokulu silgilerde insan sağlığına oldukça zararlı ‘fitalat’ adlı organik bileşiklerinde bulunabildiğine dikkat çekerek, “Fitalatlar endüstride plastikleri yumuşatma dışında boya ve kokuların uzun süre dayanmasını sağlamak amacıyla da kullanılıyor. Plastiğe kimyasal olarak bağlanmayan, kolayca buharlaşabilen, bu nedenle de kolayca çevreye yayılabilen fitalatlar vücudumuza ağız, solunum veya deri yolu ile girebiliyor. Özellikle fitalat içeren ürünleri sıkça ağızlarına götürebilen 3 yaş altı çocukların fitalat maruziyeti açısından oldukça riskli olduğunu biliyoruz. Fitalatların astıma, erken ergenliğe, üreme ve hormonal sistemde bozukluklara, karaciğer hastalıklarına ve kansere neden olabildiği gösterilmiştir. Kokulu silgilerde canlı renklere sahip olduğu için tercih edilen, kanserojen olduğu için ülkemizde yasaklanan azo boyar maddeler de kullanılabilmektedir. Azo boyaları aynı zamanda temas alerjilerinde de neden olabilmektedir. Birçok kırtasiye ürününde oldukça tehlikeli olan ağır metallerin de bulunabildiği bilinmektedir” ifadelerini kullandı.
Leave feedback about this