27 Nisan 2024
İstanbul
ANNE & BABA AŞK/İLİŞKİLER

Evlilik ve İlişki Koçu Açıkladı: Paylaşılmayan Duygular Yaşlandırıyor

İnsanların yaşadıkları duygu durumu karşısında hislerini paylaşmaması, depresyonu da beraberinde getiriyor. Mental sağlığın fiziki rahatsızlıklar kadar mühim olduğunu dile getiren uzmanlar ise duyguların saklanmasıyla beraber ortaya çıkabilecek depresyon, erken yaşlanma olasılığı, kilo değişikliklerine karşı uyarıyor. 

Araştırma şirketi Ipsos’un gerçekleştirdiği ankete bakılırsa, katılımcıların %62’si stres sebebiyle günlük yaşamlarının aksadığını bildiriyor. Buna karşın %71’i fizyolojik sağlıklarını önceliklendirirken, %58’i de zihinsel sağlıklarını daha oldukça önemsediğini aktarıyor. Fiziki rahatsızlıklar kadar ruhsal durum bozukluğunun da gündelik yaşamı negatif etkileyen bir sağlık problemi olduğunu belirten Evlilik ve İlişki Koçu Tülay Erciyas Kaya ise duygularını aktarmayan kişilerde stresin yol açtığı durumları açıkladı.

İnsanların kendilerini tanıdıkça ve duygularını ifade ettikçe mental olarak daha kuvvetli hissettiklerini belirten Tülay Erciyas Kaya, “İnsanlar kimi zaman başkalarının iyi hissetmesi için kendilerinin kötü hissetmelerini göze alabiliyor. Ancak duygu ve düşünceleri paylaşmamak, depresyonu beraberinde getirebiliyor” dedi.

Duygu akışı doğru yönetilmezse kişi toplumsal hayatından uzaklaşabilir” 

“İnsani olarak, tüm duyguları yaşamak hakkımız. Ağlamak da gülmek de yeri geldiğinde kızmak da bizim en doğal duygularımız. Mühim olan, bu duyguları akışında yaşamak” diyen Evlilik ve İlişki Koçu Tülay Erciyas Kaya, “Duygu akışı doğru yönetilmezse, kişi depresyona girebilir. Depresyona giren insanlarda, toplumsal yaşamdan uzaklaşma, kilo alıp/verme, uyku problemleri, halsizlik, değersizlik hissetme, suçluluk duyguları, dikkat sorunları, karar vermede güçlük, ölüm düşünceleri gibi semptomlar görülebilir. Dengesiz ve düzensiz yaşam hormonal bozukluklar, erken yaşlanmayı da tetikleyebilir” ifadelerini kullandı.

Duyguları gizlemek, maske takmak anlama gelir” 

Duyguları ifade etmenin, sınırları belirleyerek ilişkileri geliştirdiğini belirten Evlilik ve İlişki Koçu Tülay Erciyas Kaya, “Hayatta her şey, daima pozitif ilerlemeyebilir. Kişiler kimi zaman duygularını korku ve kaygı duyarak saklayabiliyor. Aslında, duyguları doğru iletişim yöntemleriyle karşı tarafa aktarmak gerekiyor. Duyguları saklamak maske takmak anlama gelir. Bu da hem ilişkilerde hem de kişinin kendi mental sağlığında bir süre sonrasında daha büyük yıkımlara sebep olabiliyor. Mühim olan sorunları algılayıp, çözüp hayata hafiflemiş olarak devam etmek” şeklinde konuştu.

Hayır demeyi öğrenmek, beklentiyi azaltır”

Gereksiz yere her teklife ya da soruya evet demenin fırsatlara hayır demek anlamına gelebileceğinin altını çizen Evlilik ve İlişki Koçu Tülay Erciyas Kaya, sözlerini şu şekilde sonlandırdı:

“Bireyler kimi zaman kaybetmemek yada kazanmak için hayır demeye çekiniyor. Eşle, arkadaşlarla, aile fertleriyle, çocuklarla ne problem yaşanırsa yaşansın, şahıs hayır demesi ihtiyaç duyulan bir mevzuda bunu yapmalı. Hayır demek, o an yaşam enerjisine iyi gelmeyebilir. Fakat, bu durum sonrasında kişiyi ruhsal ve bedensel olarak rahatlatacaktır. Hayır demeyi öğrenmek, beklentileri de mühim seviyede azaltabilir.”

About The Author

Leave feedback about this

  • Quality
  • Price
  • Service

PROS

+
Add Field

CONS

+
Add Field
Choose Image
Choose Video

X